Ara

Bismillahirrahmanirrahim

Yüce Allah buyuruyor ki:"Ben cinleri de, insanları da bana ibadet etmekten başka, bir şey için yaratmadım. Ben onlardan bir rızık da istemiyorum. Bana yedirmelerini de istemiyorum. Çünkü şüphesiz ki Allah'tır, hem rızkı veren, hem pek çetin kudret ve kuvvet sahibi olan." (ez-Zâriyât, 51/56-58)İbn

Ömer Radıyallahu anh'den şöyle dediği rivayet edilmiştir: Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki: "İslam beş temel üzerine bina edilmiştir: Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına, Muhammed'in Allah'ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmek, namazı dosdoğru kılmak, zekâtı vermek, hac ve ramazan orucu(nu tutmak)." (Buhârî, I, 8 -lafız ona ait-; Muslim, I, 45)

30 Ağustos 2009 Pazar

NAMAZIN VACİBLERİ

Vâcib: Şâri’in bağlayıcı şekilde verdiği emirdir. Kasten terkedilmesi halinde namaz batıl olur. Yanılma halinde ise sehv secdesi ile telâfi edilir. Vacibler sekiz tane olup, açıklamaları şöyledir:
1. Bütün Tekbirler: İftitah tekbiri bunun dışındadır çünkü o daha önce de geçtiği üzere rükundur. Çünkü Ebu Hureyre Radıyallahu anh'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem namaz kılmak için kalktı mı kıyama durunca tekbir getirir, sonra rükû’a varınca tekbir getirir, sonra başını rükûdan kaldırınca da "semiallahu limen hamideh" der, sonra ayakta iken "Rabbenâ ve leke'l-hamd" der, sonra sücuda giderken tekbir getirir, sonra başını kaldırdığında tekbir getir, sonra secdeye giderken tekbir getirir, sonra başını secdeden kaldırınca tekbir getirirdi. Sonra bunun bir benzerini namazın bütününde bitirinceye kadar yapardı. Ayrıca ikinci rekâtin sonundaki oturuştan kalkınca da tekbir getirirdi. Sonra Ebu Hureyre şöyle derdi: Aranızda kıldığı namazı Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem'e en çok benzeyeniniz benim.242
2. Tesmî’: Yani "semiallahu limen hamideh" demek. İmam da, tek başına namaz kılan da rükû’dan başlarını kaldırdıkları vakit böyle derler. Az önce zikrettiğimiz Ebu Hureyre hadisi bunu göstermektedir: "Sonra rükû’dan kalkınca semiallahu limen hamideh, der."
3. Tahmîd: Yani "Rabbenâ ve leke'l-hamdu" demek. Hem imam, hem de imama uyanın, hem de tek başına namaz kılanın bunu söylemesi gerekir. Çünkü az önce kaydettiğimiz Ebu Hureyre hadisi bunu gerektirmektedir: "Sonra ayakta iken Rabbenâ ve leke'l-hamd, der..."
4. Rukûda “Subhane rabbiye’l-azîm” demek. Çünkü Ukbe b. Âmir Radıyallahu anh'den şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "O halde Rabbini büyük adıyla tesbih et." (el-Vâkıa, 56/96) buyruğu nâzil olunca, Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem: "Bunu rükûnuzda söyleyiniz." diye buyurdu.243
5. Sucudda "subhâne Rabbiye'l-a'lâ" demek. Çünkü Ukbe b. Âmir Radıyallahu anh'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir: "O en yüce Rabbinin ismini tesbih et!" (el-A'la, 87/1) buyruğu nâzil olunca "bunu da sucûdunuzda söyleyin" diye buyurdu.244
6. İki secde arasındaki oturuş sırasında "Rabbiğfirlî: Rabbim bana mağfiret buyur" diyerek Allah'tan mağfiret istemek. Çünkü Huzeyfe Radıyallahu anh'dan rivâyete göre Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem iki secde arasında: "Rabbiğfirlî, Rabbiğfirlî: Rabbim bana mağfiret buyur, Rabbim bana mağfiret buyur" derdi.245
7. Birinci teşehhüd. Çünkü Abdullah b. Buhayne'den rivâyete göre Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem bir öğle namazında oturması gerekiyorken ayağa kalktı. Namazını tamamlayınca oturduğu halde selam vermeden önce herbirisinde tekbir getirerek iki secde yaptı. Onunla beraber cemaat de bu secdeleri yaptı. Bu secdeleri unuttuğu oturma yerine yapmıştı."
8. Birinci teşehhüd için oturmak. Çünkü az önce kaydettiğimiz Abdullah b. Buhayne hadisi ile "oturması gerekiyorken..." ifadesi bunu gerektirmektedir.
Bir kimse bu vaciblerden kasti olarak herhangi birisini namazda terkedecek olursa, namazı batıl olur. Unutarak terkeden için de aşağıdaki haller ve hükümler sözkonusudur:
1. Eğer bu vacibi namazdaki yerinden ayrılmadan önce hatırlayacak olursa, namazdaki o hali ile onu yerine getirir, başka bir yükümlülüğü yoktur.
2. Eğer o vacibin yeri geçtikten sonra ve fakat ondan bir sonraki rukne ulaşmadan önce hatırlarsa geri döner, o vacibi yapar, sonra namazını tamamlar, selam verir, sonra da sehv için secde yapar ve selam verir.
3. Eğer o vacibten sonraki rukne vardıktan sonra o vacibi hatırlayacak olursa, üzerinden kalkar; tekrar onu yapmak için geri dönmez, namazını devam ettirir ve fakat selam vermeden önce sehv secdesi yapar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder